Cahide Sonku ya da diğer adıyla Cahide Serap; Türk sinemasının ilk kadın yönetmeni ve ilk kadın yıldızı olarak tanınmaktadır.
Yemen’den İstanbul’a geldikten kısa bir süre sonra annesi ve babası boşanmıştır. 16 yaşında ilk olarak Darülbedayi’ye girdi zamanla da İstanbul Şehir Tiyatroları’nda gözde oyuncular arasında yerini aldı. Dönemin önemli ismi Muhsin Ertuğrul’un oldukça beğenisini kazanan Cahide Sonku, Ertuğrul’un yönettiği 1933 yapımı ‘Söz Bir Allah Bir’ isimli filmle sinemaya adım atmış oldu. Lev Tolstoy, William Shakespeare ve Antov Çehov gibi isimlerin oyunlarında oynayan Sonku artık Muhsin Ertuğrul’un gözbebeği oldu. Nazım Hikmet’in ‘Bataklık Kızı Aysel’ olarak senaryolaştırdığı filmde Aysel’i canlandıran Sonku; artık halkın da beğenisini kazandı ve filmde başına bağladığı eşarp bile modanın öncüsü oldu.
1950 yılında kendi adına Sonku Film şirketini kurdu. ‘Fedakar Ana’ filmiyle yönetmenliği denedi. Kimi yerlerde filmleri yönetmediği sadece ismini yazdırdığı geçer. Bu arada Talat Artemel ile evlenen Sonku, onunla birlikte Vatan ve Namık Kemal filmini yönetti. Yıldız Dergisi’nin 1951 yılında yaptığı yarışmada bu film En İyi Film, Cahide Sonku da En İyi Kadın Oyuncu seçildi.
Zeki Müren’in ilk filmi olan ve onunla birlikte oynadığı ‘Beklenen Şarkı’ filmi Cahide Sonku için son başarı oldu ve Sonku Film Şirketi’nin yanmasıyla tüm filmlerini ve servetini kaybetti. 1972 yılına kadar Şehir Tiyatroları’nda çalışmaya devam eden Sonku alkol sorunu yüzünden buraya da tutunamamıştır. Alkol bağımlısı olan ve yoksul bir hayat sürmeye başlayan Cahide Sonku son yıllarını birçok Yeşilçam oyuncusu gibi desteksiz ve sefalet içinde geçirdi. 1981 yılında Alkazar Sineması’nda fenalaşarak 61 yaşında öldü.
Bir dönem zamanın milyoneri İhsan Doruk ile evli kalan Sonku’nun Ender isminde bir kızı oldu. Pırlantalarla süslü ayakkabılardan, en lüks mekanlarda şampanya içmelere uzanan şöhretli ve lüks bir hayatı vardı. Fakat şirketin yanmasıyla maddi manevi boşluğa düşen yönetmen kızının velayetini de alamadı ve içinde bulunduğu durumun en karanlık noktasına kadar geldi. Sonku halk arasında da Muhsin Ertuğrul’a ayakkabısından şampanya içiren kadın olarak tanınmaktadır.